A Travellerspoint blog

New York

sunny 20 °C

Her gittiğimizde sanki ilk defa görüyormuşuz gibi bizi büyüleyen bu şehir kimine göre sadece bina yığını, kalabalıklık kimine göre ise 24 saati dolu dolu yaşayabileceğiniz etkileyici bir şehirdir. Belki New Jersey’deki sakin hayatımızın içinde arasıra kaçamak yaptığımız, İstanbul özlememizi bir nebze de olsa giderebildiğimiz için bu şehrin bizde ayrı bir yeri vardır. New Jersey’de yaşadığımız 5 senenin 3 senesinde iş sebebi ile haftada en az 3 kez Manhattan’a gidiyordum. İstanbul’da sabah Anadolu yakasından Avrupa yakasına geçmek gibi düşünebilirsiniz. Trafik... Ayrıca haftasonları da Manhattan’daki eğlence mekanlarını tercih ederdik. Birçok mekanın isimlerini hatırlayamasak da elimizden geldiğince gideceklere fikir verebilmesi ve az da olsa yardımcı olabilmek için aklımızda kalanları aktarmaya çalışacağız.

Tarihi hakkında kısa bilgi verecek olursak: Hollandalılar şimdiki Downtown olan bölgeye ilk olarak 1624 yılında yerleşmeye başlamış. 1664 yılında ise İngiliz egemenliğine geçiyor. 1778 yılından 1780 yılına kadar Birleşik Devletlerin iki yıl başkentliğini yapıyor. Bu bilgiler Wikipedia’dan aldığımız genel bilgiler. Detaylı öğrenmek isteyenler daha fazla araştırma yapabilirler. Bu arada New York isminin nerden geldiği ile ilgili birbirine benzer ama içeriği farklı bilgiler bulabilirsiniz. Biz bu konu ile ilgili bir web sayfasından bulduğumuz bilgiyi paylaşıyoruz. “New York adının, Britanya adasındaki eski ‘York’u onurlandırmak için verildiğine inanılıyor . Ancak, York şehrini değil sahibini onurlandırmak için bu adı vermişler. Britanya’daki York 1660’lı yıllarda, dönemin İngiliz Kralı 2.Şarl’ın kardeşi James’e bağlıymış. Daha sonra İngiltere Kralı da olacak York Dükü James, 1663 yılında bugün New York’un parçası olan Long Island adasını satın almış. Bir yıl sonra Hollandalıların elindeki ‘’New Amsterdam’’ olarak adlandırılan şehri ve etrafındaki bölgeyi ele geçiren İngilizler, York Dükünü onurlandırmak için, New Amsterdam’ın adını değiştirerek, ‘’New York’’ yapmışlar. New York’u asıl kuran Hollandılılardan geriye Brooklyn, Harlem, Gramercy, Yonkers, Staten, Bowery, Stuyvesant gibi isimler kaldı…”

Manhattan’da kaybolurum diye bir endişeniz olmasın. Caddeler doğudan batıya doğru numaraları büyüyerek paralel bir şekilde gider. Sokaklar ise güneyden kuzeye doğru büyüyerek devam eder. Dolayısı ile kesinlile bir sokak aşağı veya yukarı yürürseniz kaçıncı sokakta olduğunuzu ve doğu-batı tarafında bir cadde geçerek tam olarak hangi köşede olduğunuzu kolayca bulursunuz. Sokak numaraları güneyde Houston sokağından başlayarak yukarıya doğru devam eder.

New York; Manhattan, Brooklyn, Queens, Bronx ve Long Island diye beş ayrı bölgeden oluşur. En turistik ve görülesi bölgesi Manhattan olduğundan elimizden geldiğince burayı anlatmaya çalışacağız.

Ulaşım:

Havaalanları: Önce NY’daki havaalanları, havaalanı – şehir arası ulaşımını aklımızda kaldığı kadarı ile anlatalım. İstanbul’dan THY ve Delta havayollarının JFK havaalanına direkt uçuşları var. Biz turist gibi gelmeyince havaalanından Manhattan’a nasıl gidildiğini açıkcası hiç merak etmemiştik. Ancak iş sebebi ile birkaç kez Atlanta’dan New York’a gidince bu konuyu da biraz araştırdık. JFK havaalanından Manhattan taksi ile tahminimizce 50 dolar civarı tutar. Bagajınızı alıp dışarı çıktığınızda Manhattan’a giden otobüsler var. Eğer biraz beklerseniz mutlaka bir tanesi gelecektir. JFK havaalanından Manhattan’a 15 dolara gidiyorlar. Güncel bilgileri http://www.nyairportservice.com/ web sayfasından bulabilirsiniz. SkyTrain ve Metro hattını kullanarak da JFK’den Manhattan’a ulaşabilirsiniz. Ancak bavulunuz çok fazla ise bu yol zor olabilir. Havaalanındaki SkyTrain’i kullanarak ‘Jamaica’ durağına kadar gidebilir ve burada metro hattına geçerek Manhattan’a giden metroya binebilirsiniz. Bu yolla en fazla 6-7 dolar civarı tutar. Ulaşım ile ilgili daha detaylı bilgileri http://www.panynj.gov/airports/jfk-public-transportation.html web sayfasından bulabilirisiniz.

İkinci havaalanı olan LGA (La Guardia) havaalanı Queens bölgesindedir. ABD içinde birçok yere bu havalanından uygun fiyatlı uçuşlar yakalayabilirsiniz. JFK ile LGA arasında ücretli otobüs servisleri mevcuttur. LGA’dan Manhattan (Midtown) civarı taksi ile giderseniz yaklaşık 30 dolar tutuyor. En uygun ve ucuz yol metroyu kullanmak. Detaylı bilgileri ekteki web sayfasında bulabilirisniz. http://www.panynj.gov/airports/lga-public-transportation.html . LGA’dan NY belediye otobüsleri ile en yakındaki metro durağına gidip metroyu kullanarak Manhattan’a ulaşabilirsiniz.

2012 Temmuz ayında New Jersey’deki Newark havaalanıdan United Hava Yolları İstanbul’a direkt uçuşlara başladı. New Jersey ile ilgili yazımızda bu havaalanı ve ulaşım detaylarını bulabilirsiniz.

Otobüs Terminali: New York Otobüs terminalleri ile ilgili detaylı bilgileri ekteki web sayfasından inceleyebilirsiniz. Terminal, 42. Sokak ile 8. Caddenin kesişimindedir. Altında metro istasyonu da vardır. http://www.ny.com/transportation/port_authority.html
Manahttan, New Jersey’e Lincoln ve Holland tünelleri ile bağlanmıştır. Holland tüneli güneyde olanıdır. Bu tüneller özellikle mesai çıkışında çok kalabalık olurlar ve bazen 1–1.5 saatte ancak geçebilirsiniz. Eğer NJ tarafından araba ile gelip ve araba ile dönecekseniz trafik durumunu mutlaka göz önünde bulundurun. Ayrıca George Washington Köprüsü de Upper Manhattan’ı New Jersey’e bağlar. Bu köprüdeki araba trafiği iki katlıdır. Manhattan’ı Brooklyn ve Queens’e bağlayan birer tünel ve çok fazla köprü vardır.

Tren İstasyonları: Penn Station 34. Sokak ile 8. Cadde kesişimindedir. Biz bu istasyonu Long Island ve New Jersey’deki evimize gidip gelirken kullanırdık ancak ABD’nin birçok yerine tren seferi bulabilirsiniz. Grand Central tren istasyon binası zaten turistik ve tarihi bir binadır. Bu istasyondaki tren seferleri ile ilgili detaylı bilgilere http://www.amtrak.com/servlet/ContentServer?pagename=Amtrak/HomePage web sayfasından ulaşabilirsiniz .

Metro: NY metrosu başta biraz karışık dursa da alıştığınız zaman inanılmaz derecede pratiktir. Genelde birçok istasyonun çift katlı olduğunu unutmayın. Metro girişlerinde detaylı haritaları bulabilirsiniz. Kaldığınız süre ve metroyu kullanma sıklığınıza göre günlük veya haftalık metro kartı alabilirsiniz. Gitmeden önce NY metro haritasının bir çıktısını alabilir ve kalacağınız yeri, gezip göreceğiniz yerleri işaretleyerek hangi tren hattını kullanacağınızı not edebilirsiniz. Böylece geziniz esnasında daha rahat edersiniz. Metro haritasını http://www.mta.info/nyct/maps/submap.htm web sayfasında bulabilirsiniz. Metro sayesinde yoğun Manhattan trafiğinden kurtulur ve zaman kazanırsınız. Manhattan’da günlük otopark ücretlerinin çok yüksek olduğunu da hatırlatalım.

Gezilecek, Görülecek Yerler:

Gezilip görülmesi gereken yerleri Downtown’dan yani Manhattan adasının güneyinden başlayıp kuzeye doğru giderek anlatmaya çalışacağız. Böylece gidenler planlama yaparken daha rahat edebilirler diye düşündük. Gezimize öncelikle Özgürlük heykeli ile başlıyoruz.
IMG_0910.jpg
Battery Park, Özgürlük Heykeli ve Ellis Adası: Özgürlük heykeli ABD’ye ve özellikle New York’a gelen her turistin gidip görmek istediği bir sembol diyebiliriz. Özellikle yaz aylarında ve hafta sonları tekne için çok fazla sıra olur. Bizim tavsiyemiz sabah erkenden Battery Park’a giderek Özgürlük Heykeli ve Ellis Adası ziyaretinizi gerçekleştirmeniz olacaktır. Bu şekilde gününüzü çok daha verimli kullanabilirsiniz. Tekne önce Ellis adasına uğruyor. Ellis adası ABD’ye gelen ilk göçmenlerin işlemlerinin yapıldığı ilk durak olmuş ve daha sonra müze haline getirilmiş. Eğer bu insanlar kimlermiş, nerelerden gelmişler, burada ne gibi işlemlere tabi tutulmuşlar gibi merakınız var ise mutlaka görmelisiniz. İnerken Özgürlük heykeline giden teknelerin saatine bakmayı unutmayın böylece Ellis adasında gezinizi tamamlayıp heykele giden teknelere binebilirsiniz. Ellis adası ilginizi çekmezse direkt Özgürlük Heykeli’ne de devam edebilirsiniz. Özgürlük Heykeli’nin olduğu adada tekneden indikten sonra dönüş için saatleri kontrol etmeyi unutmayın. Ayrıca New Jersey’e de aynı yerden tekne kalktığı için hata ile yanlış tekneye binmeyin. Birisi sağ taraftan diğeri sol taraftan kalkıyor. Karıştırmanız zor ama ne olur olmaz hatırlatmak da fayda var. Daha detaylı bilgi almak isterseniz http://www.statueofliberty.org/ web sayfasına bakabilirsiniz. Biletler ile ilgili detayları da ekteki web sayfasından bulabilirsiniz. http://www.statueoflibertytickets.com/tickets/

Battery Park ve teknelerin kalktığı bölgeye 1 numaralı metro (kırmızı hatlı) ile South Ferry durağında inerek ulaşabilirsiniz. Bu durakta indikten sonra güneye yönelirseniz ‘Staten Island’a giden feribotların terminali var. Hata ile onlara binmeyin. Battery parkın içinden geçip nehir boyunca yürürseniz Özgürlük Heykeli’ne giden teknelerin kalktığı yeri göreceksiniz.

South Street Seaport: Battery Park’dan güney yönünde yürürseniz Staten Island’a giden feribot terminaline geleceksiniz. Terminali geçip 10 dakikalık bir yürüyüş sonrası South Seaport’a gelirsiniz. Eğer açsanız restoranlarda veya içerideki atıştırmalık bölümde karnınızı doyurabilirsiniz. İkinci ve üçüncü katın balkonlarına çıkıp Brooklyn Köprüsü manzarası izleyebilir hatta yorulan ayaklarınızı şezlonglara uzanarak manzara eşliğinde dinlendirebilirsiniz. Detaylı bilgiyi http://www.southstreetseaport.com/ web sayfasında bulabilirsiniz.
IMG_7770.jpgSouth_Seaport-14.jpg

Brooklyn Köprüsü: Manhattan ile Brooklyn’i birbirine bağlayan köprü 1883 yılında açılmış. Özellikle güzel bir günde köprünün üstendeki yaya yolundan yürüyerek geçebilir ve Downtown’a doğru güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.
Brooklyn_Bridge-9.jpg

Wall Street, Federal Hall National Museum, Trinity Kilisesi: ABD’nin hatta dünyanın ekonomisinin şekillenip değiştiği Wall Street’e doğru yöneliyoruz. Wall Street’in olduğu yerde 1625 yılında Hollandalılar tarafından şehir kurulduğunda kuzey sınırını belirleyen bir duvar varmış. Ünlü New York borsasını görüp az ileride George Washington’ın heykelinin olduğu şu anda müze olan Federal binaya geleceksiniz. ABD’nin ilk anayasasının onaylanıp ülkenin kurulma çalışmalarının yapıldığı kongre binasını ziyaret edebilirsiniz. Wall Street’den, Broadway caddesi yönüne doğru yönelirseniz tüm ihtişamı ile Trinity kilisesini göreceksiniz. New York’un ilk kilisesidir ve 1846 yılında yangından sonra tekrar yapılmıştır. Orijinal kilise 1699 yılında yapılmış.
Trinity_Church-3.jpg

Dünya Ticaret Merkezi (9/11 Hatıra Alanı) : Broadway caddesinden kuzeye doğru döner ve yürüyüşünüze devam ederseniz Liberty sokağından itibaran herhangi bir sokaktan sol tarafa batı yönüne dönerek Dünya Ticaret Merkezinin olduğu bölgeye gelirsiniz. Şu anda yeni binanın yapımı sürüyor. Geçen senelerde 9/11 ile ilgili bilgiler veren bir bölüm vardı ancak şu an inşaattan dolayı böyle bir yer var mı yok mu bilemiyoruz. İnşaat alanını biraz dolaşırsanız bu sorunun cevabını bulacağınızdan eminiz. Yeni binanın 2013 yılında bitirilmesi ve 9/11 anma müzesinin de aynı tarihde açılması planlanıyor.
IMG_7725.jpgIMG_7722.jpg

Hemen inşaatın yakınındaki “Century 21” mağazasında markalı birçok ürünü uygun fiyata bulabilirsiniz. Alış-veriş severler için ideal yerlerden biridir.

Bowling Green, National Museum of American Indian: Eğer Wall Street’den, Broadway caddesine bağlanıp kuzey değil de güneye doğru yürürseniz New York’un en eski parkına gelirsiniz. Buranın en önemli özelliği ise Hollandalıların yerli Amerikalılardan 24 dolar karşılığı Manhattan adasını satın aldığı yerdir. (Bilgi Downtown Manhattan dergisinden alınmıştır) Ayrıca yaklaşık 3175 kiloluk Bronz’dan yapılmış boğayı görebilirsiniz. Eğer vaktiniz var ise parkın hemen karşısındaki Amerikan yerlileri ile ilgili müzeyi gezebilirsiniz.
Manhattan_Boga-2.jpg

ChinaTown ve Little İtaly: Çin mahallesi ve İtalyan bölgesi de mutlaka görülmesi gereken yerlerden diye düşünüyoruz. Eğer açsanız yemeğinizi İtalyan mahallesindeki restoranlardan birinde yiyebilirsiniz. Özellikle güzel havalarda dışarıda oturarak tadını çıkartabilirsiniz. Eğer aç değilseniz esperesso içip yorgunluğunuzu atabilirsiniz. Özellikle kahve seviyorsanız mutlaka bu bölgede denemenizi tavsiye ederiz. Zaten şehirde her köşe başında Starbucks göreceksiniz. Neredeyse bütün metro hatları sizi kolayca Çin ve İtalyan mahallesine ulaştıracaktır. ‘Canal Street’ civarındaki duraklara bakmanız yeter. Canal Street’in, Broadway ile birleştiği köşeden doğuya doğru yürürseniz her iki mahallenin tam ortasına gelmiş olursunuz.
IMG_7788.jpg
Little_Italy-8.jpg

Tribeca: Eğer Canal sokağından Çin ve İtalyan mahallelerinin batısına yürürseniz Tribeca bölgesine ulaşırsınız. Bu bölge de güzel kafeleri, restoranları ve alış-veriş mağazaları ile rağbet görmektedir.

Greenwich Village: Bu bölge özellikle 1. Dünya savaşı sonrası daha ucuz yaşam şartları sağladığı için sanatkarlar tarafından talep görmeye başlamış. Washington parkının yaklaşık olarak kuzey tarafında kalan bölge ‘village’ diye adlandırılıyor. Parkın sağ ve sol tarafı da ‘East Village ve West Village’ olarak adlandırılmış. Bu bölgede butik tarzda birçok restoran ve kafeler var. Ayrıca çeşitli sanat galerileri de görebilirsiniz.

Downtown’dan, Midtown’a doğru çıkarken Chelsea bölgesi ilgi çekici olabilir. Bu bölgede 250’nin üzerinde sanat galerisi olduğu tahmin ediliyor. Eğer ilginizi çekerse bu bölgede epey vakit geçirebilirsiniz.

Downtown’da gezdikten sonra metroyla Midtown’a doğru gelerek gezinize devam edebilirsiniz.

Empire State Binası: Manhattan’daki en yüksek bina özellikle açık havalarda eşsiz bir manzara sunmaktadır. Özellikle akşam üzeri gidip hem gündüzünü hem günbatımını hem de Manhattan’ın ışıltılı akşamını buradan izlemenizi tavsiye ederiz. Binanın gözlem katına çıkış bazen çok kalabalık oluyor ve 1-2 saat beklemeniz gerekebilir. Gözlem katına çıkışlar sabah 08:00’de başlıyor, en son bilet satışı gece 11:15’de ve gözlem katı gece yarısı kapatılıyor. 1931 yılında açılan bina 381 metre yüksekliği ile dünyanın en uzun binasıymış. Yapımı tam bir yıl 45 gün sürmüş. 86. katı gözlem katı olarak düzenlenmiş ve bu kat yerden 320 metre yüksektedir. 102. katta da ayrıca gözlem bölümü yapmışlar. Biz gittiğimizde bu kata çıkılmıyordu. Ekteki web sayfasını hem detaylı bilgi hem de güncel bilet fiyatlarını görebilmeniz için ekliyoruz. http://www.esbnyc.com/ Eğer ilginizi çekerse Empire State binasından çıktığınızda 5. Caddede kuzeye doğru yürürseniz New York Kütüphanesini göreceksiniz.
IMG_0993.jpg

Times Square: Times Square’i anlatacak fazla söz yok. Gece veya gündüz her zaman kalabalık, gecesi gündüzüne göre daha etkileyici, şehrin kalbi diyebiliriz. Bazen inanılmaz kalabalık oluyor hatta yürümek, ilerlemek mümkün olmuyor ancak yine de ortamın havasını hissedebilmek çok güzel. Her şeye rağmen sonuçta etrafınızda doğal veya tarihi bir güzellik yok ancak eğer inasanların o çoşkusuna sizde katılırsanız mutlaka Times Square’de olmaktan zevk alırsınız. Oturmak için yapılmış olan platformun altında Broadway şovları, müzikalleri için bilet gişeleri var. Buradan inidirimleri takip etmenizi tavsiye ederiz. Mutlaka bilet alıp bir şovu görmelisiniz.
IMG_1322.jpg

Fifth Avenue: 5. Cadde ünlü alış-veriş mağazaları ile her zaman çok kalabalık oluyor. Yürüyerek kuzeye doğru çıktığınızda Rockfeller Center ve St. Patrick kilisesine geleceksiniz.

Rockfeller Center ve St Patrick Kilisesi: Rockfeller binası Manhattan’ın diğer bir yüksek binası ve bu binanın da üst katında gözlem bölümü var. Biz çıkmadık o yüzden Empire State binasının gözlem katı ile karşılaştıramıyoruz.Web sayfası http://www.topoftherocknyc.com/ . Her yıl Christmas dönemi bir ağaç Rockfeller Center’da süsleniyor. Kışın bu bölüme buz pateni pisti kurulur, yazın ise kafeterya var. Yaz ve kış sürekli kalabalık olur. 5. Cadde üzerinde hemen Rockfeller Merkezinin karşısında ise St. Patrick kilisesi var. Görülmeye değer.
IMG_1264.jpgDSC02546.jpg

Kuzeye doğru yürümeye devam edersek şehrin en önemli yerlerinden birine Central Park’a geleceğiz.

Central Park: Şehrin gürültüsünden bunalıp kaçacağınız bu parkta yorgunluğunuzu atabilirsiniz. Parkın güney girişinde bulunan fayton veya bisikletlerden kiralayarak parkı gezme imkanı bulabilirsiniz. Biz her zaman yürüyerek dolaşmayı tercih ettik. Her mevsim park çok güzel oluyor. Parkın içinde çocuklara yönelik küçük bir hayvanat bahçesi var. Eğer çocuğunuz var ise götürebilirsiniz. Parkta geçireceğiniz birkaç saat eminiz ki gezmek için size daha fazla enerji verecektir.
Central_Park_2008-9.jpg

Harlem: 1998 yılında geldiğimizde beyazların Harlem’e gündüz dahi gitmesi tavsiye edilmiyordu. Hatta geldiğimiz dil okulu tarafından düzenlenen bir tur vasıtası ile bir müzeye gitmiştik. Ancak Harlem artık eski Harlem değil ve çeşitli tanıtım turları düzenleniyor. İlgisi olanlar ekteki web sayfasında daha fazla bilgi bulabilirler. http://www.harlemheritage.com/

Birleşmiş Milletler binasına ziyatretçi almadıklarını biliyoruz. Hatta iş nedeniyle gitmem gerekiyordu ancak şirketimizden Amerikalı bir mühendisin gelmesini istedikleri için Birleşmiş Milletler binası için yapılan çalışmada yer alamadım. Yeri gelmişken ihtiyacınız olursa New York Türk konsolosluk binası Birleşmiş Milletler binası ile karşılıklı yer alıyor.

Müzeler:

Central Park’ın etrafında üç tane güzel müze var. Bunlardan bir tanesi Metropolitan, diğerleri de Amerikan Doğa Tarihi (National Museum of American History) ve Guggenheim müzeleridir. Eğer Washington DC’ye yani başkente gidecekseniz Doğa Tarihi Müzesine Manhattan’da gitmenize gerek yok. Başkentteki müzeler ücretsiz. Her iki müze de kesinlikle ziyaret edilmeye değer, özellikle Metropolitan müzesini mutlaka ziyaret etmelisiniz. Metropolitan Müzesi ile ilgili daha detaylı bilgiler için web sayfası http://www.metmuseum.org/. Doğa tarihi müzesi ile ilgili bilgilere de http://www.amnh.org/ web sayfasından ulaşabilirsiniz. Guggenheim Müzesi 20. ve 21. yüzyıl sanat eserlerinin sergilendiği bir müzedir. Detaylı bilgiler için web sayfası http://www.guggenheim.org/new-york . Bu üç müze tahminimizce en çok bilinen ve ziyaret edilenlerdir. MOMA (The Museum of Modern Art) müzesi de ilginizi çekebilir. MOMA ile ilgili daha detaylı bilgiyi de ekteki web sayfasından bulabilirsiniz. http://www.moma.org. “Intrepid” isimli ABD donanmasına ait uçak gemisi müze haline getirilmiş, eğer ilginiz varsa Intrepid Sea, Air and Space Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Güncel bilgiler için web sayfası http://www.intrepidmuseum.org/.

Eğer daha detaylı araştırırsanız Manhattan’da karşınıza onlarca müze çıkacaktır. İlginize ve merakınıza göre ziyaret etmek istediklerinize gidebilirsiniz.

Restoran ve Kafeler:

Maalesef New Jersey’de yaşadığımız yıllarda Manhattan’da gittiğimiz restoran ve kafeleri hakkında herhangi bir not tutmadığımız için birçoğunun isimlerini hatırlayamıyoruz. Şehirde dünyanın istediğiniz mutfağından restoranlar bulma konusunda sorun yaşamayacağınız kesin. Ayrıca derseniz ki ağzımın tadına göre yiyecek bir şeyler bulamıyorum, yeni tatlar denemekten hoşlanmıyorum birçok Türk restoranın da bu sorunu çözebilirsiniz. Times Square meydanında yer alan Hard Rock Cafe, Bubba Gump hem dinlenip hem de karnınızı doyurabileceğiniz zevkli mekanlardan olabilir. Biz Manhattan’daki Hard Rock Cafe’de hiç yemedik ama ABD’nin diğer şehirlerinde yedik ve kalitesinin aşağı yukarı aynı olacağını düşünürsek iyi bir öğlen yemeği alternatifi olabilir. Bubba Gump’da birden fazla yemek yedik ve her seferinde memnun kaldık, kesinlikle tavsiye ederiz. İki bira, iki ana yemek ve önden bir aperatif tabağı yaklaşık 60 dolar geliyor. Daha atıştırmalık ve hafif yemek düşünürseniz Sbarro pizzacısını birçok yerde görebilirsiniz veya bazı köşe başlarında genelde Pakistan veya Arapların yaptığı aparitif ekmek arası yiyecekleri deneyebilirsiniz. Eğer Times Square civarında bir Türk restoranına gitmek isterseniz 47. Sokak üzerinde (6. ve 7. Caddeler arası olacak) Dervish restoranı tavsiye ederiz. http://www.dervishrestaurant.com/index.html

Yemek konusunda eğer farklı lezzetler arıyorsanız ekteki bilgileri incelemenizi tavsiye ederiz. http://en.wikipedia.org/wiki/Cuisine_of_New_York_City

Ayrıca Brooklyn bölgesinde Liman restoran özellikle Türk usulu balık yiyebileceğiniz keyifli bir mekandır. http://www.limanrestaurant.com/ Yine aynı bölgede Masal Evi hem kahve için hem de sabah kahvaltısı için güzel bir tercih olabilir. Her iki yerde JFK havaalanına yakın sayılır.

New Jersey’deki Türk mekanları hakkında bilgileri New Jersey yazımızdan okuyabilirisniz.

Alış-Veriş: Alış-veriş sevenler için de bir paragraf açalım diye düşündük. Eğer vaktiniz yeterince varsa Woodbury Outlet mağazalarına gidebilirsniz. http://www.premiumoutlets.com/outlets/outlet.asp?id=7 Genelde oteller veya turizm acentalarının çoğu bu mağazalara gidebilmeniz için var olan turlar hakkında bilgi verebilirler. Ayrıca outlet web sayfasında da ulaşım ile ilgili bir bölüm var. Biz bu mağazalara New Jersey’de yaşadığımız dönemde ihtiyacımız olduğu zaman gidiyorduk. Birçok markanın ürününü tek bir yerde bulup bir günde istediklerinizin çoğunu alabilirsiniz.

Eğer kamera, bilgisayar tarzı elektronik bir şeyler almayı planlıyorsanız tavsiyemiz Downtown’daki J&R mağazası. http://www.jr.com/information/directions.jsp. New York eyaleti dışında da kalacak ve yeterli vaktiniz varsa bu mağazanın internet sayfasından alış-veriş yapabilirsiniz. Bu sayede aldığınız ürünün vergisini de ödememiş olursunuz. Biz şimdiye kadar kamera, bilgisayar gibi birkaç büyük parça aldık ve memnun kaldık.

Ayrıca Midtown’daki Macy’s alış-veriş merkezinde istediğiniz birçok ürünü bulabilirsiniz.
Bunlar haricinde şehrin hemen hemen turistik olarak gezdiğiniz her yerinde hem elektronik hem de giyim üzerine çok fazla mağaza var.

Güvenlik: Büyük şehirlerin en büyük sorunu olan güvenlik özellikle turistlerin çok fazla olduğu yaz aylarında Manhattan için de en büyük sorunlardan bir tanesi denilebilir. Kalabalık ortamlarda çantalarınıza dikkat etmenizde fayda var. Özellikle Midtown civarı yazın 24 saat canlılığını koruduğu için güvenlidir. Genel olarak biz herhangi bir sorun yaşamadık. Dikkat edilecek konular hep aynı etrafınızı iyi gözlemleyin, şüpheli bir durum sezerseniz hemen daha kalabalık bir ortama doğru gidiniz gibi her yer için geçerli tavsiyeler olacaktır. Macys gibi büyük alış-veriş merkezlerinde çantalarınıza ayrıca özen gösterin. Ziyaretimize gelen bir arkadaşımızın çantasının ağzı açılmıştı ama içinden bir sey alınmadan fark ettik ve yapan kişi hiç çaktırmadan yanımızdan uzaklaştı.

Ne Zaman Gitmeli: Bizce en güzel dönem Mayıs – Haziran ayının ilk haftaları ile Eylül ayı diyebiliriz. Eğer şanslıysanız ve fazla yağmur yağmaz ise geziniz çok daha zevkli olacaktır. Amacınız geziden çok alış-veriş ise her daim indirimler oluyor ama özellikle Thanksgiving sonrası ve Christmas-yılbaşı sonrası ekstra indirimler olur. Tabiki beden ve ürün fazla kalmıyor.

Kalacak yer hakkında bilgiler: Manhattan’da hemen hemen her mevsim otel fiyatları yüksektir. Eğer bütçenize göre otel bulamazsanız tavsiyemiz Queens (Long Island City), veya New Jersey tarafında kalıp toplu taşıma araçları ile Manhattan’a gidip gelmektir. New Jersey-Manhattan arası otobüs veya tren ile ulaşımın tek yön kişi başı 7-8 dolar civarı olduğu aklınızda olsun. www.priceline.com web sayfasından kendi fiyatınızı vererek Manhattan veya civarında uygun otel yakalamayı deneyebilirsiniz.
İş nedeniyle gittiğimde Manhattan bölgesinde kaldım ve otelleri www.priceline.com web sayfasından ayarladım.

Wellington Hotel: Vergi dahil bir gece oda fiyatı 200 dolardı. Güncel fiyatlar ve adresi için web sayfası http://www.wellingtonhotel.com/. Otel eski ama temiz, konumu mükkemmel. İki odası ve iki banyosu olan odalarında kaldım ama bütün odaları aynı mı bilmiyorum. Tek kötü tarafı caddeye bakan odalarında kalacak olursanız dışarının gürültüsü aynen içeride olması.

Holiday Inn Express: Vergi ve kahvaltı dahil bir gece oda fiyatı 250 dolardı. Yeri 39.sokak ile 8.-9. caddeler arasında. Bina yeni, odaları temiz ve konumu fena değil.

Washington Jefferson Hotel: Vergi dahil bir gece oda fiyatı 190 dolardı. Eski bir otel ama temiz, konumu da fena değil. Kaldığım odası (petite room diye geçiyor) çok küçüktü ama bütün odaları değil. Odanın klimasının sadece soğuk tarafı vardı ve ısıtma sistemi yoktu. Kış dönemi olduğu için ısıtıcı istemiştim ve getirmişlerdi. Güncel fiyatlar ve adresi için web sayfası http://www.wjhotel.com/.

Tavsiyeler

  • Gezmek istediğiniz yerlerin planlaması esnasında New York şehri City Pass seçeneğini de incelemeniz faydalı olabilir. Bu “Pass” sayesinde 6 tane gezilecek yeri tek bir fiyat ile alıyorsunuz. Hem rakamsal olarak uygun oluyor hem de bildiğimiz kadarı ile gittiğiniz tüm yerlerin girişlerinde önceliğiniz oluyor. Özellikle turistlerin çok yoğun olduğu yaz aylarında faydalı olabilir. http://www.citypass.com/newyork?mv_source=rkg&creative=11224590629&adpos=1t1&gclid=CMGx9rbYgLACFUQaQgodHzKGSg
  • Üstü açık iki katlı otobüsler ile şehir turu yapan farklı firmaları özellikle Times Square civarında fazlaca göreceksiniz. Birkaç tanesine bakıp, pazarlık yapabilirsiniz. Biz böyle bir tur yapmadık dolayısı ile değer mi değmez mi bir şey söylüyemiyoruz.
  • Circle Line firmasının tekneler ile yarım Manhattan adası, tam Manhattan adası , akşam yemekli gibi tarzlarda farklı gezi seçenekleri var. Özellikle güzel bir havada akşama doğru alınacak bir tur hoş olabilir.
  • Elektrik voltajı 110 Volttur ve fiş girişleri yuvarlak değil düzdür. Eğer buradayken kullanmak için Türkiye’den elektrikli bir alet getiriyorsanız bunları göz önünde bulundurmanızda fayda var.
  • Eğer basketbol seviyorsanız ve NBA sezonunda geldiyseniz Madison Square Garden’da bir basketbol maçına gitmenizi mutlaka tavsiye ederiz.
  • Broadway şovlarının indirimli listesini takip edip mutlaka birini izlemenizi tavsiye ederiz.
  • New York Konsolosluğumuzun adresini ve telefon numaralarını ihtiyacınız olursa diye ekliyoruz. Adres: 821 United Nations Plaza, New York, NY 10017

Telefon: +1 (646) 430-6560 / +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir)

www.facebook.com/pages/AyferOnur-Seyahatnamesi/

  • Eğer ABD’yi kapsayan bir sağlık sigortanız yoksa sağlık hizmetlerinin çok pahalı olduğunu sakın unutmayın. Doktor reçetesi olmadan reçeteli ilaçlar satılmıyor, o yüzden düzenli kullandığınız ilaçlarınız varsa yanınızda getirin. Antibiyotikler de reçeteli satılan ilaçlar grubunda o yüzden yanınızda bulundurmanızı tavsiye ederiz. İlaçlar bizdeki gibi ayrı eczanelerde değil marketlerin içindeki eczane bölümlerinde satılmaktadır. Reçetesiz ilaçları (ağrı kesici, vitaminler, kremler vs.) marketlerin raflarında bulabilirsiniz.

Posted by ayferonur 19:32 Archived in USA Tagged living_abroad

Email this entryFacebookStumbleUpon

Table of contents

Comments

Sayfanizi internette dolasirken tesadufen rastladim ve dikkatlice okudum. Sonuc itibariyle gercekten cok guzel detaylara inmissiniz. Benim ekleme yapacagim tek konu, suan yapmakta oldugum isi kapsiyor. Ilk defa nyc ye geliyorsaniz; taxiye binerim rahatca giderim, metroya binerim giderim gibi dusunceden uzak durmak gerekiyor. Cunku JFK Airport un bulundugu konum itibariyle cok guvenli bir yer oldugunu soylenemez. Bircok kisiden duyduk, Jamaica Center dan metroya binecem derken gasp edildigi veya kayboldugu konusunda. Taxi fiyatlarina gelince Sari taxi sadece manhattan dan JFK ya $45-50 a geliyor. Geri donuste bu fiyat tamamen taxicinin insiyatifine kalmistir. Hele ki New Jersey e gececekseniz bu fiyatlar cok fahis oluyor. Limousine servisi diye tabir edilen rezervasyonlu arac servisi fiyat olarak biraz pahali gorunse de en azindan sizi havaalaninda karsilayip, gideceginiz yere kadar temiz araclarla, arkadas canlisi soforlerle guvenli ve zamaninda varabilirsiniz. Sari taxi nin JFK den New Jerseydeki en yakin mesafeye kadar aldigi ucret $130 dan basliyor. Limousine servisi ise flat rate $110 dan baslar mesafenin uzakligina(sehir bazinda) gore artar. www.nonstoplimousine.com adresinden bize 7 gun 24 saat bize ulasabilir ve arac rezervasyonu yapabilirsiniz. unutmadan hatirlatayim. taxilerde yolcular icin sigorta bedelleri cok dusukken, limousine servislerinde musteriler $1.500.000 sigortalidir.

by sarpm

Yorumunuz icin cok tesekkurler...Yorumunuzu web sayfamizda New York yazimizin altina da ekleyebilirsiniz...

http://ayferonurseyahatnamesi.com/k-amerika/abd/new-york-city.html

Ayrica ilk gelenler icin yazmis oldugunuz ulasim ile ilgili detaylara biz de katiliyoruz....

by ayferonur

Comments on this blog entry are now closed to non-Travellerspoint members. You can still leave a comment if you are a member of Travellerspoint.

Login